
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarına sert bir dille tepki gösterdi. İsrail’i, “küresel emperyalizmin kiralık katili” olarak nitelendiren Bahçeli, nihai hedefin Türkiye olduğunu belirtti.
MHP Lideri, yaptığı açıklamada “İsrail’in siyasi ve stratejik amacı Anadolu’yu çevrelemek, terörsüz bir Türkiye idealini engellemektir” dedi. Gazze’de dökülen kanların henüz kurumadığını söyleyen Bahçeli, “Masum bebeklerin, kadınların ve sivil halkın vahşice katledilmesi asla unutulmayacak bir insanlık trajedisidir” ifadelerini kullandı.
“İsrail Hukuku Tanımıyor”
Bahçeli, İsrail’in uluslararası hukuku tanımayan, insan haklarına değer vermeyen ve barışa kapalı bir yapıda olduğunu belirterek, “Bu cinayet aygıtının barış ve uzlaşıyla bir ilgisi yoktur” dedi. İsrail’in İran’a karşı 13 Haziran’da başlattığı saldırıların bölgesel istikrarı tehdit ettiğini vurguladı.
“Türkiye’nin Çevrelenmesi Hedefleniyor”
Bahçeli, İsrail’in bölgede yürüttüğü stratejik adımların perde arkasında Türkiye’nin kuşatılması hedefinin yattığını ileri sürdü. “Kriz ve kaos ortamı, İsrail’in sinsi politikalarını perdelemekte ve nihai hedef olarak Türkiye’yi işaret etmektedir” diyen Bahçeli, Türk milletinin bu girişimlere karşı her daim hazırlıklı olması gerektiğini söyledi.
“Cumhurbaşkanımızın Diplomatik Çabaları Değerli”
Açıklamasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yürüttüğü diplomatik girişimlere de destek veren Bahçeli, barış için sarf edilen her adımın önemine dikkat çekti. “Savaşın kazananı olmaz, barışın ise çok kazananı vardır. Türkiye bu süreçte üzerine düşen insani ve vicdani sorumluluğu yerine getirmektedir” dedi.
“Bölgesel Savaş Küresel Krize Dönüşebilir”
Bahçeli, İran ile İsrail arasındaki çatışmaların büyümesi halinde bölgesel sınırların ötesine taşabilecek küresel bir krizin tetiklenebileceği uyarısında bulundu. “Aksi takdirde başlayacak bir savaşın sonuçları sadece Ortadoğu’yu değil, tüm insanlığı etkileyecektir” dedi.
Bahçeli'nin açıklamaları, İsrail’in son dönem politikalarına karşı sert bir çıkış olarak değerlendirilirken, bölgesel barış ve Türkiye’nin güvenliği konusundaki hassasiyetleri bir kez daha ortaya koydu.
HABER MERKEZİ