Değerlerimize bağlı olarak aklın ve bilimin ışığında yenilenme, değişim, ilerleme iradesini ortaya koymalıyız.
Son yıllarda ilimizde bu yönde yapılan olumlu gelişmeler sevindiricidir.
Sayın valimizin şehirleşme ve köylerde çağdaş yaşam yönünde yaptığı çalışmalar takdir edilecek durumdadır. Özel idare elemanlarının köylerimizde yaptığı alt yapı çalışmaları ve kent merkezdeki alt ve üst yapı hizmetleri memnuniyet yaratmıştır.
Değişim, kaçınılmaz ve süreklidir. Artık dijital çağdayız. Yapay zekaya dayalı yeni sanayi, klasik sanayiye fark atıyor. Küresel çapta marka üretimi belli tekellerin elinden çıkıyor. Bilgi ve bileşim kapasitesini geliştiren toplumların eline geçiyor. Buna yönelen toplumlar refahı yakaladığı gibi, dünyada söz sahibi oluyor.
Değişim artık hayatımızın her alanına girdi. Sanayi devrimiyle birlikte kapitalizmin sömürüsü değişime ayak uyduramayan toplumları geri kalmaya mahkum ediyor. İkinci dünya savaşından sonra, kapitaliz içsel durum aldı. Ülkeler yerli taşeronlar ile sömürülmeye başladı. İki kutuplu dünyada toplumlar sosyalist ülkeler ile kapitalist ülkeler arasında tercih yapmak zorunda bırakıldı. Doksanlı yıllara gelindiğinde sosyalist blok dağıldı. Dünya tek kutuplu kapitalist düzene teslim oldu. İşte bu süre içinde bilgiye, teknolojiye, yerli üretime yönelen ülkeler gelişmiş kategoride yerini almakta. Artık bambaşka bir dünya var. Değişime ayak uyduramayan toplumlar ağır bedel ödüyor.
Hal böyleyken ilimiz bu bakımdan değerlendirmeye alınmalıdır. Üç ülkeye komşu olması, Orta Asya’ya açılan tek kapı olması, verimli toprağı olan bir ova olması dikkate değer bir durumdur. Komşu ülkelerle ekonomik ,kültürel bağları kuvvetli bir merkezdeyiz. Iğdır, sadece Iğdır’dan ibaret değildir. Potansiyel varlığına bakıldığında, yeni süreçte parlayan bir yıldız olmak için çok neden var. Klasik üretim alışkanlığından, yeni nesil üretime geçmek, potansiyelimizi daha nitelikli hale getirmek için çok çalışmalıyız.