ABD, İsrail ve İran Gerçeği

  İran tarihin en eski ve en köklü devleti olup, 5500 yıllık bir geçmişe ve devlet geleneğine sahiptir. Haritası cetvelle çizilmeyen, zengin bir tarih ve kültüre sahip olan İran, coğrafi yapısı da aşağı yukarı değişmemiştir.

     İran 57 İslam ülkesi içinde 1.658.195 km2 yüzölçümü ile Libya’nı ardından 6’cı, 90 milyona yaklaşan nüfusu ile Mısır’ın ardından 5’nci sırada yer almaktadır. İran milli hasılası 368 milyar dolarla dünyada 41 sırada olup, İran dünyada en güçlü orduya sahip 17 ülke arasında bulunmaktadır. İran Irak, Suriye, Yemen, Filistin, Lübnan gibi Orta Doğu coğrafyasında desteklediği güçlerle Batı, ABD ve İsrail’e karşı büyük bir savaş yürütmektedir. İran doğalgaz rezervinde dünya da 2’inci, petrolde de 4 sıradadır. İran döneminde dünyadaki 300 milyon Şii Müslümanların önderi ve lideri durumundadır.

      Türkiye İran sınırı 534 kilometre uzunluğunda olup Suriye sınırından sonra 2 sırada yer almaktadır. İran Türkiye ile sınırı olan 7 ülkenin içinde nüfus ve yüzölçüm olarak ilk sırada bulunuyor. Büyük Selçuklu devleti İran Coğrafyasında kuruldu. Anadolu Türkleri Anadolu’ya İran üzerinden geldiler. Türkler İran’da yaklaşık 1000 yıl yaşayıp 10 Türk İmparatorluğu ve devleti kurdular. 1925 yılına kadar Türkler İran’da 10 asır kalıp bu ülkeyi yönettiler. Türkiye’den sonra 41 milyon en çok Türkün yaşadığı coğrafya ve ülke İran’dır. Başkent Tahran şehrini Türkler kurmuş, en çok Türkün yaşadığı başkent Tahran şehridir. Dünya üzerinde nüfusun en yoğun Türk olduğu şehir Tebriz şehridir. Dünyada en çok taraftarı olan Türk takımı Tebriz Traktör takımıdır. İslam’ı birçok kelime ve terim Farsça’dır. Türkçe Farsça’dan 1374 kelime almış, Farsçaya da 3000 kelime vermiştir. Türk devletlerinde resmî yazışma, edebiyat ve şiir dili Farsça idi. Türkiye İran arasında büyük ticari, turizm ilişkisi bulunmakta olup, İran’ı boydan boya gezdiğinde Türkçe konuşmada sıkıntı yaşamazsın.

      Yukarıda kısaca özetlediğimiz Türkiye İran ilişkileri ve İran hakkında bilgiler verirdim. İran bulunduğu stratejik konumu gereği Orta Doğu, İslam dünyası ve dünya siyasetinde büyük bir ağırlığı ve yeri var. Batı karşısında İran büyük bir set oluşturmaktadır. O yüzden Başta ABD, İngiltere, İsrail, Batı, Körfez ülkeleri İran’ı birinci hedefe koymaktadırlar. İran bu saydığımız ülkelerin çıkarlarına uygun değil. Bu yüzden ABD İran’ının etrafındaki bütün ülkelerde askeri üsler kurmakta, Körfez ülkelerini silahlandırıp İran’a karşı kullanmaya çalışmaktadır. İran’a karşı 1980 yılından beri ambargo uygulanıyor. Batı Müslümanlar arasındaki mezhep farklılığını körükleyerek İran’ı bölgede yalnızlaştırmaya çalışmaktadır.

      Başını İslam düşmanı büyük emperyalist güç ABD’nin çektiği güçler İran’ı yıkma veya parçalamak için kendilerine hedefler koymuşlar. Bunun için durmadan planlar yapıp harekete geçiyorlar. Irak, Suriye, Yemen, Somali, Afganistan, Sudan, Filistin, Libya’da yaşananlar bu yüzden. Bölge ülkeleri parçalanıp darmadağın edildi. İslam coğrafyası perişan ve kan ağlıyor. Şimdi hedef İran ya İran’ı parçalayıp yok edecekler ya da İran’da kendi çıkarlarına uygun Körfez ülkelerindeki gibi bir rejim getirecekler. Rusya Ukrayna ile meşgul edilmiş, Çin, ABD Tayvan yüzünden gergin, Çin ekonomisi 2030 yılında ABD’yi geçecek, Çin’in İran ve Orta Doğu’ya yakınlaşmasını ABD istemiyor.

      Allah korusun ABD’nın birinci hedefe koyduğu İran bir iç savaş yaşar, parçalanır, Irak ve Suriye’deki durumlar yaşanırsa Türkiye’den sonra en fazla 41 milyon Türkün yaşadığı İran Türkiye’ye çok büyük etkiler. İran Suriye’ye de benzemez. Bu büyük İslam düşmanı şer güçler İran’ı parçalar yıkarlarsa Allah korusun hedefte son olarak Türkiye var. Sıra bu sefer Türkiye’ye gelir. Türkiye, Azerbaycan, İran  200 milyona yakın nüfus, çok büyük coğrafya, petrol, doğalgaz, büyük devasa askeri güç, uluslararası kara, deniz ve havayollarına hakim bir durumdalar.
   
     Tarihin en eski en kadim devletlerine sahipler, ortak bir tarihi kültür ve mirasını paylaşıyorlar, çok büyük bir devlet geleneğine sahipler, coğrafyaları cetvelle değil kan ile çizilmiş, o yüzden öngörülerini yüksek tutup bu şeytanı planın gerçekleşmemesi için birlik olmak zorundalar. Unutulmamalıdır ki ülkelerin dostu ve düşmanı olmaz ülkelerin çıkarı ve menfaati olur. Yüce Allah ülkemizi Türk ve İslam coğrafyasını bu şer güçlerin şerrinden korusun.