Gelecek 10 Yılda Nasıl Bir Iğdır Bekleniyor?

Güneşin ilk doğduğu Serhat şehri Türk dünyasına açılan kapımız, Nuh tufanı sonucu insanlığın ve canlı yaşamın ikinci kez yaşam bulduğu, tarihi ipek yolu üzerinde, cennetten bir köşe Iğdır şehri.

    Iğdır bünyesinde taşıdığı büyük zenginlikleri, çok çok önemli coğrafi ve stratejik konumu, mikro klima iklim özelliği, sulak ve verimli toprakları, büyük tarım ve hayvancılık potansiyeli, üç devlete sınır olması, Ağrı Dağı gibi efsanelere konu olan dünyaca meşhur Ağrı Dağının zirvesi dahil % 65 hissesini bünyesinde bulundurması, Ponza taşı, kaya tuzu yatakları, daha bulunmayı bekleyen onlarca yer altı ve yerüstü zenginliği, gökkuşağı tepeleri, bakir dağ ve yaylaları, onlarca çeşit yaban hayvanı çeşitleri, kuş cenneti, endemik yüzlerce bitki ve çiçek çeşitleri, İlhanlı, Akkoyunlu ve Osmanlı devletinin temellerinin atıldığı ve bir zaman kışladığı, tarihe yön veren taşıdığı tarihi misyonu, tarihe tanıklık eden koç başı mezarları, müziği, folkloru, bir birinden lezzetli yemek, tatlı, geleneksel mutfağı, onlarca millet ve medeniyete ev sahipliği yapmış, misafirperver güler yüzlü candan insanları, kültürlerin buluşup harmanlandığı, Iğdır’ın her köşesinden Ağrı Dağının göründüğü Ağrı Dağının gölgesinde Ağrı Dağının göğsünde taşıdığı elmas bir gerdanlık gibidir Serhat Iğdır şehri.

     Iğdır nihayet yaşanacak o güzel günlere çok yaklaştı. Iğdır 92 yıl Çarlık Rusya, 70 yıl Türkiye Cumhuriyeti dönemi dar bir havzada büyük şehir ve pazarlara uzak 162 yıl adeta bir tecrit hayatı yaşadı. Yaşadığı zor işgal yılları, soydaşlarından yıllarca uzak kalması, sahip olduğu potansiyeli yeterince değerlendirememesi, Ermeni soykırımını yaşaması, yaşanan soykırım bunun neticesinde gaçgın ( Kaç Ha Kaç) olayları sonucu çok büyük kayıplar vermeleri, Aras nehrinin taşkınlıkları, deprem, Ağrı İsyanı, 12 Eylül öncesi yaşananlar, PKK terörü, artan nüfusa paralel olarak 1960 yılında sonra Iğdır’dan yurt içi ve yurt dışına yaşanan büyük göçler Iğdır insanın yaşadığı belli başlı önemli talihsizliklerdir.

      Iğdır büyük tarım ve hayvancılık potansiyeline sahip, Iğdır bölgenin Çukurova’sı olup Iğdır bölgenin çok önemli tahıl, sebze ve meyve ambarıdır. Iğdır’ın bu özelliği çok iyi değerlendirilirse tarım, tarıma ve hayvancılığa dayalı sanayi kurulursa Iğdır dünyanın ikinci Hollanda’sı olabilir. Artan dünya nüfusuna paralel gıda artmıyor. Son yıllarda tarım, hayvancılık ve gıda ürünleri çok önemli bir yere geldi. Iğdır yüzölçümünün % 74’ü dağlık alanlardan oluşmaktadır. Iğdır ili 81 ilin içinde küçükbaş hayvancılıkta 10 sırada yer almaktadır. Yaylada yaşanan sorunlar halledilip çiftçi desteklenirse Iğdır ilk 3 sıraya gelebilir. Ayrıca son yıllarda Iğdır’da büyükbaş hayvan besiciliği de yaygınlaşmış durumda. Başta Tuzluca ilçemizdeki dağ ve yaylar olmak üzere Iğdır ilinde yüzlerce çeşit endemik bitki ve 556 çeşit çiçek çeşidini bünyesinde bulunduran flora çeşit ve zenginliğine sahiptir. Iğdır Bal üretiminde ülkemizde ve dünyada marka olabilecek imkanlara sahiptir. Bunu çok iyi değerlendirebiliriz.

     Iğdır 3 devlete sınır olup Türk dünyasına ve 4,5 milyar Asya pazarına açılan bir konumda bulunmaktadır. Iğdır Ermenistan, Nahçivan Özerk Cumhuriyeti ve İran devletlerine sınır ve komşudur. Dünya da 3 devlete komşu ve sınır olan başka bir yer yoktur. Iğdır’da Alican, Dil Ucu, Borualan sınır kapıları bulunmaktadır. Şu anda sadece Nahçivan Dil Ucu sınır kapısı açıktır. 2020 Azerbaycan-Ermenistan savaşı sonucu 44 günlük zafer ile Azerbaycan daha önce kayıp ettiği toprakları 30 yıl aradan sonra geri aldı. Tapılan ateşkes sonu Nahçivan-Azerbaycan arasındaki Nahçivan koridorundan kara ve demiryolu bağlantısı kurulacak. Süveyş kanalına alternatif Şangay-Londra ticaret yolu açılmış olacak. Kars-Iğdır- Nahçivan demiryolu Ulusal demiryolu ağına bağlanmış olacak. Böylece Kars-Tiflis yoluna ikinci bir alternatif Iğdır- Nahçivan yolu olacak.

     Azerbaycan Zengezur yolu ile Nahçivan, Türkiye, Avrupa’ya bağlanacak. Türk dünyası kara bağlantısı bağlanmış olacak, Yol medeniyettir Kafkasya’ya Barış, huzur ve refah gelecek. Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan, Rusya, İran bu yollarla birbirine bağlanacak. Iğdır çok önemli lojistik geçiş bölgesi olacak. Bölgede turizmi, ticaret, ulaşım gelişecek, bu gelişimden Iğdır çok büyük pay alacak. Bu orta kuşak yolu en kısa, en güvenilir, en ekonomik yol olacaktır.

    Iğdır coğrafi ve stratejik konumu, çok önemli geçiş bölgesinde olması, geleceğin kara, hava, demiryolu bağlantısı olan 3 devlete sınır, Türk dünyası ve Asya pazarına açılması, Iğdır’ın zengin potansiyeli, Iğdır ilini gelecek 10 yıl sonra ulaşım, ticaret, turizmi, tarım, hayvancılık, eğitim alanlarında büyük gelişim ve değişimler yaşanmasına sebep olacak.

      Zengezur koridoru ve Alican sanır kapısı açılacak. Iğdır bölgenin Hong Kong’u olmaya aday büyük bir değişim ve gelişim geçirecek. Iğdır’ın bulunduğu coğrafya altın değerinde. Iğdır insanı elinde bulundurduğu bu değerli toprakların kıymetini çok iyi bilmek zorunda. Özellikle sınır kapıları ve sınır güzergahı üzerindeki topraklar çok kıymetli. Elimizde bulunan ve her santimetresi şehit kanıyla sulanmış bu vatan toprağının kıymetini ve değerini çok iyi bilmemiz lazım. Bilmekten öte elimizde bulunan bu kıymetli vatan toprağını geleceğe çok iyi hazırlamamız lazım. Dil Ucu kapısındaki gibi hazırlıksız olmamalıyız. Iğdır ilini geleceğin dünya şehri yapacak her türlü çalışmayı yapmak, o gün geldiğinde hazırlıklı olmak zorundayız.  Geleceğin yıldızı güzel serhat şehri Iğdır’ın Türk dünyasının ve dünyanın yıldızı olması dileğiyle…