Ermeniler yaptıklarının mutlaka cezasını çekmelidir.
Eli kanlı Ermenilerin tarihte yaptıkları katliamların üstünü örte dursun, yakın tarihimizde yaptıkları Karabağ’da, Hocalı ve diğer beldelerdeki katliamların hesabını vermeden yeni katliam peşinde olduklarını görüyoruz.
Yok öyle yağma, artık Ermeniler katliam yapamayacak. Hatta gerekirse yaptıklarının hesabını verecekler. Türk milletinin tarihini iyi incelediğimizde bize ihanet eden milletlerin başında Ermeniler geliyor. 1900 yıllarının başında Millet-i Sadıka olarak adlandırılan, askerlik yaptırılmayan, yiyip içip ticareti elinde tutan Ermeniler Rusya, İngiltere, Fransa, ABD’nin oyunlarını gelerek Osmanlıyı arkadan vurmaya başladılar. Bu dönemde 530 bin Türk, Ermeniler tarafından katledildi. Mecburen bu dönemde Ermenilere tehcir kanunu uygulandı. Tehcir uygulandı ancak isyana katılan, batının oyununa gelen Ermenilere tehcir uygulandı. Bugün bilindiği gibi Türkiye’de yaşayan Türk vatandaşı çok sayıda Ermeni’ye kimse buradan kalk orda otur demiyor. Ancak 1930’larda bile nüfusunu %80 Türk olan Erivan’da bir tek Türk ailesi görmek mümkün değil.
Tarihimizi iyi analiz edersek Ermenilerin yaptığı katliamlarla ilgili Iğdır’da yaşayanlar olarak kitap okumaya, tarih incelemeye gerek yoktur. Her bir aile Ermenilerin yaptıkları katliamları dedelerinden babalarından canlı canlı dinlemişlerdir. Sadece Iğdır değil, Erzurum, Kars, Van, Diyarbakır’da hangi taşın altını kaldırırsan Ermenilerin katliamından izlere rastlamak mümkündür.
90’lı yılların başında yine Ermeniler hadlerini aşarak Karabağ’ı işgal etmiş, bununla da yetinmeyip Azerbaycan topraklarının %25’ini işgal ederek bir çok katliam yapmışlardır. Sovyetlerin dağıldığı döneme rastlayan o dönemde Türkiye Cumhuriyeti de PKK ile mücadelede sıkıntılı bir süreçten geçiyordu. Silahsız insanları kadın, çocuk, yaşlı demeden katleden Ermeniler bu olaylar aklında tutarak, tekrar aynı katliamı gerçekleştirmek için Tovuz bölgesinde yeniden Azerbaycan’a saldırarak stratejik öneme sahip o bölgeyi işgal edip Azerbaycan’a darbe vurmaya yeltendiler.
Ancak Türk Devletinin eski Türk devleti olmadığını, Azerbaycan ordusunun da Eski Azerbaycan ordusu olmadığını zannedersem fark etmişlerdir.
Bunun Ermenilerin planı olmadığını biliyoruz. Bu Türk Devletinin son zamanlarda PKK’ya karşı, diğer terör örgütlerine karşı ve Libya’da gösterdiği başarıya gölgelemek için batının Türk milletini engelleme hamlesidir..
Allah’ın izniyle Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Dışişleri bakanı, Milli Savunma bakanı Ermenilere akıllarını başlarına almaları için gerekli mesajı açık bir dille söylediler. Ermeniler bu saatten sonra yapacakları hatanın cevabını misliyle alacaklarını bilmeliler.
Azerbaycan 13 şehit verdiğini bütün dünyaya açık bir şekilde duyurdu. Ermeniler, leşlerinin sayısını gizlediler. Onların leş sayısı Azerbaycan şehitlerinin kat kat fazla olduğu biliniyor. İster saklasınlar ister açıklasınlar. Bir daha yapacakları hatanın bedeli çok ağır olacaktır.
Doksanlı yıllarda protokolle Ermenisten’a gitmiştik. Azeri lehçesini iyi bilen bir Ermeni vatandaşı bize yaklaşarak bu kapıları neden açılmıyor diye sorunca ben Karabağ’ın işgali son bulunca açılacak dedim. O Ermeni, muhtemelen 60 yaşlarında bir adamdı. Bana bizim Karabağ neyimize, biz açlıktan öleceğiz deyince bende gidin bu lafınızı sizin batıdaki ağababalarınıza söyleyin demiştim. Gidin ‘sözde soykırım’ iddialarıyla uğraşarak sizi açlığa mahkum eden diasporanıza söyleyin dedim. Adam üzülerek yanımızdan ayrıldı.
Bölgede olaylara sebep olanlar, olayların fitilini ateşleyenler belli.
Ermenileri şımartan, onlara Azerbaycan’a saldırı emri verenler Türk devletini her fırsatta AB’ye şikayet edenlerdir. Ama her ortamda da cevaplarını alıyorlar ve alacaklar.
Artık Azerbaycan’la Türkiye iki devlet bir millet olduğu lafta değil icraatta da görülmeye başlandı. Azerbaycan’a saldırı Türk Milletine saldırıdır. Bu sadece Türkiye Cumhuriyeti devleti değil, dünyadaki bütün Türk illerinden tepki almakta ve Azerbaycan’a manevi destekler gelmektedir. Onun için Ermeniler ve onlara şımartanlar akıllarını başlarına almalılar..
Yoksa sonları hüsran olur!...