Seçimler olur, insanlar oyunu kullanır. İradelerini teslim ederler. Bizde beş yıllığına irademizi teslim edeceğimiz ve bize hizmet edecek, bize ve çocuklarımıza gelecek vaat edecek Belediye başkanımızı seçeceğiz.
Öncelikle ben Iğdırlı vatandaşların oturup bir düşünmelerini istiyorum. Biz kimi neden belediye başkanı seçiyoruz? Seçtiğimiz belediye başkanı gerçekten kendi iradesiyle mi hareket edecek yoksa başkalarının komutu ile Iğdır’da yaşayan insanların arasına nifak sokarak bizlerin huzurunu mu kaçıracak?
Bazı soruların cevap bulması gerekir. Yarın biz bilmedik, yanlış yaptık demenin anlamı yok. Burada Türk, Kürt, Azeri, Göçmen, Terekeme ve diğer Iğdır’da yaşayan vatandaşlarımız kardeşçe birlik beraberlik içinde yaşıyorlar. Hiç kimsenin de kimseye buradan kalk, orda otur demeye hakkı yoktur.
Hafızalarımızı bir karıştıralım. Seksenli yıllardan beri ülkemizde terör olayları oluyor ve bizler Iğdırlı olarak o terör olaylarının mağdurlayız. Önce Iğdırlı olarak bir zamanlar ticaretimiz bu olaylardan engellendi. Fabrikalar bizlere çek, senet karşılığı mal vermemeye başladılar. Iğdır’da yaşayan her kesim bu mağduriyetten nasibini aldı. Hatta benim bir terör olayını haber yapmamadan dolayı birçok esnaf bana tepki göstermişti. Ama önemli olan o terör olayının olmaması. Ben haber yapmazsam başka birisi haber yapacaktı.
Daha sonra zamanla bu izi silmeye başlamıştık ki, Iğdır’da meydana gelen olaylar esnafımızı yine sıkıntıya soktu.
Adil ve akıllı olan, sağ sol demeyen, gerçekten Iğdır’ın huzurunu ve kendi menfaatini düşünen Iğdırlılara şunu söylemek isterim. Iğdır’ı neyle anmak istiyorsanız gidin oyunuzu o doğrultuda kullanın.
Şu anda iki siyasi partinin adayı ön plana çıkmış durumda. Birisi HDP’nin adayı Yaşar Akkuş, Bir diğeri Cumhur ittifakının adayı İsa Yaşar Tezel. Bu adayların hangisi kazandığında Iğdır’a daha iyi hizmet eder, gençlere aş, iş getirebilecekse gidin ona oyunuzu verin.
Bir küçük sözümde gençlerimize olacak. Bugün Türkiye’de işsizlik oranı %13’lere dayanmış durumda. Iğdır’a huzur, yatırım gelecekse bu kiminle, hangi partiyle geleceğini siz daha iyi hesap edersiniz. İş-kur eleman alacak dendiğinde yüzlerce gencimiz İş-kur kapısında sırıya giriyor. Yani artık karar verirken, oy kullanırken onu düşüneceksiniz. O düşünme zamanı da 31 Mart’tır.
Kimse heyecana kapılıp oy kullanmaya kalkmasın. Türkiye’de savaş yok. Türkiye’de seçim var. Yönetici seçilecek. En uygun, en vizyonlu adaylara oylarınızı verin ki, onlar size en güzel hizmetler getirsinler.
Akıllı insanlar karşılaştıkları her problemi, zorluğu kolayca halletmesini bilen insanlardır. Bizim insanımız da her zaman akıllıdır. Artık Iğdır’ın terör, bölücü hareketlerle anılmayacağı adayları seçip Türkiye’de kendini ispatlama zamanı gelmiştir.
Iğdır’da bu parti benim, şu parti senin deme zamanının geçtiğini düşüyorum. Bu seçimde ve bundan sonra seçilecek her adayın artık bölücülükten pay almayı bırakıp her kesimi kucaklama zamanının geldiğini düşünüyorum. Seçilenler hizmette yarışsın istiyorum, Iğdırlıya iş, aş ve ülke bazında da kariyer lazım.
Ben Iğdırlıyım dendiği zaman övünmeliyim. Yani bir büyükşehirde “Nerelisiniz?” sorusuna gururla “Iğdırlıyım!” diyebilmeliyim. Benim ilimde terörün sesinin gelmemesi gerekir. “Sizin Iğdır’da terör olayları oluyor mu? Belediye başkanınız hangi partiden?” sorusuna muhatap olmak istemiyorum.
Haydi canım Iğdırlılar, hep birlikte gururla yaşadığımız ve yaşayacağımız Iğdır’ın siyasetini inşaa edelim.
Tekrar ediyorum bu seçimin hepimize, ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini Yüce Allah’tan diliyorum…