20 Ocak 1990 tarihi, Can Azerbaycan’ın bağımsızlık mücadelesine son vermek için Rus Ordusunun Bakü Azadlık meydanında toplanan insanların üzerine tanklarla saldırarak 137 Azerbaycan Türkünü şehit etmesiyle dünya tarihine siyah harflerle işlenmiştir. 20 Yanvar’a nasıl gelindiğine bakarsak Rusların SSCB’yı idare etmekte zorlandığının farkına varması ile Ermeni kozunu kullanarak önce Zengezur Bölgesinde, daha sonra Karabağ’da ve Sumgayıt’tan yaşayan Azerbaycan Türklerini evinden barkından çıkararak sürgüne tabi tutması ile başladı. Bu bölgelerden gelen Azerbaycan Türklerini halkın görmesi, zaten içinde bağımsızlık aşkı olan insanları tek vücut olarak hareket etme fitilini ateşledi. SSCB de Azerbaycan Türklerinin verdiği bağımsızlık mücadelesini bastırmak ve Azerbaycan’ın petrol kaynaklarını kaybetmemek amacıyla bu mücadeleyi sona erdirmek istediler.
Ancak SSCB, 1918’de kurulan ama 1920’de bağımsızlığına son verilen Azerbaycan Devletinin bağımsızlık sevdasının, Azerbaycan Türklerinin ruhunda tazeliğini koruduğunu bilmesine rağmen bilmezlikten gelmekteydi. Onlar Azadlık meydanına toplanan milyonların hiçbir güçten, hiçbir silahtan çekinmeyeceklerini ve korkmayacaklarını hesaba katmamışlardı.
İlk olarak 5 bin kişilik bir zırhlı ordu ile Bakü’ye giren Sovyet ordusu Bakü Radyo televizyonunu işgal etti. Daha sonra da Azadlık meydanına toplanan milyonlara çoluk çocuk demeden, yaşlı kadın umursamadan ateş ederek resmi açıklamalara göre 137 Azerbaycan Türk’ünü şehit ettiler ve yüzlercesini de yaraladılar.
Aslında şehit sayısı 137’den çok daha fazla idi. Ama Sovyet kanununa göre bir olayda 150’nin üzerinde ölü olması durumunda devlet başkanının değişmesi gerektiğinden dolayı bu sayıyı bilerek az göstermişlerdi.
Ama bütün dünya bilmelidir. Azerbaycan’ın bağımsızlığına 137 şehit değil, 137 milyon canlar feda olsun. Bugün onun bağımsızlığıyla iftihar ediyor ve etmeye devam edeceğiz.
O günden sonra 20 Yanvar kara gün olarak anılıyor. Şehitlerimizin ruhu şad olsun. Onlar gittikleri yerde rahat olsunlar. Bilsinler ki; akıttıkları kanlar üç renkli bayrak oldu. Bakü’de Milli Meclisin üstünde dalgalanıyor.
Azerbaycan Bağımsızlığına kavuştu ve Bağımsız Azerbaycan Devleti oldu. Şehitlerin uğruna can verdikleri idealleri böylece gerçekleşmiş oldu.
Günümüzde 20 Yanvar olayları birçok canlı şahitlerin anlatımıyla canlılığını koruyor. Ama bir gün gelecek canlı şahitler olamayacak. Zaman geçecek ve fani dünyadan hepimiz ölüp gideceğiz. Yerimizi alacak yeni nesillerin bu katliamı en ince ayrıntıları ile bilmesi gerekir. 20 Yanvar katliamının yapıldığından günümüze 29 yıl geçti. Azerbaycan’da ve dünyada Azerbaycan Türklerinin yaşadıkları her yerde bu olayların yıl dönümleri canlılığını mutlaka koruması şarttır. Anma toplantıları yapılıyor ama yeterli değil. Daha fazla Azerbaycan gündemde tutulmalıdır. Sadece 20 Yanvar değil, bilindiği gibi Azerbaycan halkına yakın geçmişimizde birçok haksızlık yapıldı. Azerbaycan Topraklarının büyük bir bölümü halen Ermeniler tarafından işgal edilmiş durumda. Karabağ’ın gasp edilmesi ayrı bir durum. Onun için hiçbir zaman Azerbaycan’ın göz ardı edilmemesi gerekir.
Dün 19 Ocak günü Iğdır’da anma toplantısı yapıldı. Aslında bu toplantılar mutlaka daha canlı, daha plan ve programlı yapılmalıdır.
20 Yanvar dolaysı ile Azerbaycan Türklerine böyle günün dünya tarihinde asla bir daha yaşanmamasını arzu ediyorum. Şehitlerine Yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Dünya durdukça Azerbaycan’ın var olmasını arzuluyorum…
Kahrolsun Ermeni ve Rus yayılmacılığı…