Bugün, Iğdır için tarihi bir dönüm noktasına şahitlik ediyoruz. Iğdır Üniversitesi'ne Prof. Dr. Ekrem Gürel’in rektör olarak atanması, sadece akademik bir atama değil; aynı zamanda yıllardır beklenen, özlenen bir hizmet anlayışının da kapılarını aralayan bir gelişmedir.
(13 Yıl Önce Rektör Olması 20 Sivil Toplum Örğütü Toplanıp İmza Vermiştik)
Bu sevinci Iğdır halkı adına yürekten paylaşıyor, büyük bir heyecan ve umutla karşılıyoruz.
Henüz on üç yıl önceydi… Iğdır Üniversitesi'nin kurucu rektörünün görev süresi sona ermişti ve üniversite yeni bir yönetimle yoluna devam edecekti. İşte o dönemde Prof. Dr. Ekrem Gürel, Iğdır’a gelerek rektörlük için adaylığını açıklamıştı. O günlerde, Iğdır Üniversitesi öğretim görevlilerinden değerli dostum Aslantürk Akyıldız ile birlikte büromuza geldiler. Ekrem Hoca ile o gün tanışma fırsatım oldu.
Tanışmamız sırasında anlattıkları, onu klasik bir akademisyenden çok daha fazlası yapan özellikleriyle karşılaştırdı bizi. Rektörlüğe sadece bir unvan ya da kariyer basamağı olarak değil, Iğdır’a hizmet etmenin bir aracı olarak bakıyordu. Iğdır’ın en büyük ihtiyaçlarından biri olan tarım, hayvancılık ve kırsal kalkınma konularına hâkimiyetini, bu alanlarda neler yapılabileceğini anlattığında, bizler de onun vizyonuna inandık.
Kendisine ilk günden itibaren destek verdik. Iğdır’daki sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelerek Ekrem Gürel’in rektör olması için imza kampanyası düzenledik. Ancak ne yazık ki, o dönem yeterli siyasi destek sağlanamadı. Bu sadece Ekrem Hoca’nın değil, aslında tüm Iğdır’ın kaybı oldu. Çünkü o günden bugüne, Iğdır Üniversitesi’nin kırsala, çiftçiye, üreticiye yeterli desteği verebildiğini söylemek zor.
O günlerde söylediğimiz bir şeyi tekrar etmek isterim: Iğdır’ı tanıyan, bu toprağın havasını solumuş, köylüsünü tanıyan, tarlasında, bağında ter dökmüş bir rektör gerek demiştik. Çünkü kırsal kalkınmayı, tarımı, hayvancılığı, kültürü bilen bir yönetici, üniversiteyi halkla buluşturabilir. Bugün geldiğimiz noktada, bu sözlerimizin ne kadar haklı olduğunu bir kez daha görüyoruz.
Aradan yıllar geçti. Ama biz umut etmeyi bırakmadık. Iğdır’a hizmet edecek insanlara sahip çıkmaya devam ettik. Son genel seçimlerde milletvekili seçilen Sayın Cantürk Alagöz’ün, sadece Meclis’te değil, her platformda Iğdır’ın meselelerini sahiplenmesi ve çözüm üretme iradesi göstermesiyle birlikte, işte bugün bu mutluluğu yaşıyoruz. Sayın Alagöz’ün girişimleriyle Prof. Dr. Ekrem Gürel’in rektör olarak atanması gerçekleşti. Kendisine tüm Iğdır halkı adına teşekkür ediyorum.
Bugün artık sadece bir atamanın değil, aynı zamanda Iğdır’ın kaderinde yeni bir sayfanın açıldığının farkındayız. Prof. Dr. Ekrem Gürel, TÜBİTAK üyesi bir akademisyen olarak, proje üretme konusunda üstün bir donanıma sahip. Bu yönüyle, hem Iğdır Üniversitesi’ni bilimsel anlamda daha güçlü bir konuma taşıyacak, hem de Iğdır çiftçisi, köylüsü ve hayvancılık sektörüne yönelik somut projelerle destek verecektir.
Rektörlük makamı, sadece kampüs sınırları içinde yönetilecek bir yer değildir. O makamın halkla iç içe olması, üniversitenin şehriyle bütünleşmesi gerekir. Bizler biliyoruz ki, Ekrem Hoca bu anlayışla hareket edecek, üniversiteyi Iğdır’ın tüm dinamikleriyle ortak akılla yönetecek.
Bu vesileyle, Iğdır halkı adına Prof. Dr. Ekrem Gürel’e başarılar diliyor, rektörlüğünün Iğdır’a hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Hep birlikte göreceğiz ki; doğru insan, doğru yerde olduğunda değişim kaçınılmazdır.
Ve inanıyoruz ki, Iğdır için güzel günler çok yakında...