Bugünkü Iğdır ili, 1828-1917 yılları arasında Surmalu Uezdi (Sürmeli Kazası)’nin bir parçası olarak Rus İmparatorluğu tarafından yönetiliyordu. Iğdır, Rus işgali altında tam 89 yıl kaldı. Ruslar, düzenli vergi alabilmek amacıyla aralıklarla nüfus sayımları yapıyorlardı.
1886 Rus nüfus sayımına göre Iğdır’ın nüfusu 71.066, 1897’de 88.844, 1908’de 95.915 ve 1917’de ise 104.791 kişiydi. Bu dönemde Iğdır’da toplam 243 köy bulunmaktaydı ve 1897 yılında Iğdır merkezinin nüfusu 4.680 idi.
Iğdır, 14 Kasım 1920’de Ermeni işgalinden kurtarıldı. Özellikle 1918-1920 yılları arasında çok büyük bir Ermeni mezalimi yaşandı ve bu süreçte büyük bir nüfus kaybı meydana geldi. Türkiye’deki ilk resmi nüfus sayımının yapıldığı 1927 yılında Iğdır merkez nüfusu 3.716, Tuzluca ilçesiyle beraber toplam nüfusu ise 36.002 idi.
Günümüzde Iğdır’da merkez ilçe ile birlikte 4 ilçe, 3 belde ve 163 köy olmak üzere toplam 170 yerleşim yeri bulunmaktadır. Yüzölçüm ve nüfus açısından en büyük ilçe merkez ilçe olup, onu Tuzluca, Aralık ve Karakoyunlu ilçeleri takip etmektedir.
Iğdır’ın 2023 yılı toplam nüfusu 209.738 iken, % -1,37 oranında düşüşle 2024 yılında bu sayı 206.857’ye gerilemiştir.
• Iğdır merkez nüfusu 2024’te 152.424 olup, -%0,71 oranında 1.089 kişi azalmıştır.
• Tuzluca ilçesi 2024’te 22.182 nüfusa sahip olup -%5,94 oranında, yani 1.402 kişi azalmıştır.
• Karakoyunlu ilçesi 12.726 nüfusa sahip olup -%2,90 oranında, yani 380 kişi azalmıştır.
• Aralık ilçesi ise 19.485 kişiyle, -%0,05 oranında sadece 10 kişi kaybetmiştir.
Stratejik bir konuma sahip olan Iğdır; üç devlete sınır olması, mikroklima iklimi, Aras Nehri’nin suladığı verimli toprakları, Ağrı Dağı’nın zirvesi dahil %65’lik kısmını barındırması, tarım ve hayvancılık potansiyeli, yaylaları, endemik bitki çeşitliliği, yer altı zenginlikleri ve genç nüfusuyla Türk dünyasına açılan bir kapıdır.
Dünyada üç devlete birden sınırı olan başka bir il örneği yoktur. Kara ve hava ulaşımı olan Iğdır’da demiryolu çalışmaları da sürmektedir. Gelecekte turizm, ticaret ve lojistik üssü olacak bu şehir, bölgenin ve ülkemizin cazibe merkezi haline gelebilir. Ancak, mevcut nüfus kaybı bu potansiyeli tehdit etmektedir. Iğdır’ın 2024 yılında 2.881 kişi kaybetmesi, Karakoyunlu ilçesinin merkez nüfusunun 449 kişi fazlasına eşittir. Karakoyunlu merkezinin nüfusu 2.432 kişidir.
Bu gidişle, Iğdır’ın nüfusu her yıl bu oranda azalmaya devam ederse, 72 yıl sonra nüfusu sıfırlanabilir. Ne yazık ki, birçok köyde bu azalma daha da fazladır. Iğdır’daki pek çok köyü bizzat gezip gördüm. Birçok köyde genç nüfus kalmamış. Örneğin Karakoyunlu ilçemize bağlı Kaçardoğanşalı köyü, 1915 yılında 1.173 nüfusa sahipken bugün 451 kişi azalarak 722 kişiye gerilemiştir. Oysa normal artış oranlarına göre bugün 8.211 kişilik bir nüfusa ulaşması gerekirdi.
Batı Azerbaycan’ın kadim Türk yurdu olan İrevan Hanlığı’ndan bizlere yadigâr kalan bu eşsiz coğrafya; Güneşin ilk doğduğu toprak olan Iğdır, stratejik konumu ve tarihi mirasıyla çok kıymetlidir. Geçmişte İrevan Hanlığı topraklarını kaybetmemizin en büyük sebeplerinden biri nüfus kaybıydı. Aynı hatayı Iğdır için de yapmamalıyız. Bu azalışın sebeplerini milletçe ve devletçe ciddi biçimde sorgulamalıyız.
Güzel Iğdır’ımızın güzel insanlarına selam olsun.
Hoşça kalın, dostça kalın.