Iğdır 1747-1828 yılları arasında 81 yıl Revan Hanlığı hakimiyetinde kaldı. Rusların Kafkasya’ya inip Kaçar devleti ile çatışmaya girmesi, Azerbaycan’da siyasi birliğin olmaması, birden çok Hanlığa bölünmesi neticesinde, Ruslar 1813-1828 yılları arasında, 15 yıl içinde, Azerbaycan ve Kafkasya’ya hakim oldu.
Çarlık Rusya (1813) Gülistan, ( 1828) Türkmençayı antlaşmaları ile, Azerbaycan’ı Kuzey ve Güney diye 2 bölüp, Kuzey Azerbaycan’da 9 Azerbaycan Hanlığını, işgal ettiler. Bu Hanlıkların en güçlüsü olan, Ruslara en uzun direnip çok kayıp veren, Kaçar Beyleri tarafından yönetilen, Revan Hanlığı idi. Iğdır ilininde mensubu olduğu Revan Hanlığı, Çarlık Rusya ile yapılan uzun ve kanlı savaşlarda çok kayıp verdi. Revan Türk Hanlığında Azerbaycan Türkü ve Müslüman ahali % 83 civarında çoğunluk teşkil ediyordu. Hanlıkta bulunan 2338 yerleşim yerinin adının 2000 tanesi Türkçe idi. Bölgede 89 yıl kalan Ruslar Iğdır, Tuzluca, Aralık ilçelerini Sürmeli Sancağı olarak Erivan vilayetine bağladılar.
Çarlık Rusya, 1917 ihtilali ile yıkılınca, Ruslar asker ve memurlarını Iğdır’dan çektiler. 1918 yılında Ermenistan kuruldu. Ermeni kuvvetleri ve Taşnak Çeteleri bölgede soykırım yaptılar. 89 yıl içinde Rusların tüm baskılarına, bölgeye Osmanlı ve İran’dan Ermeni göçmenler getirtip demografik yapıyı değiştirmeye çalışmalarına rağmen, bölgede Türk ve Müslüman nüfus % 83 civarındaydı. Bölgede Azerbaycan Türkü, Ermeni, Müslüman ve Ezidi Kürt, Rus asker ve memurları yaşıyordu.
Iğdır’ın yiğit, vatansever insanları, mensubu olduğu Revan Hanlığı yıkılıp, kapalı bir havzada 89 yıl Rus işgal, baskı ve zülümüne direnmiş, milli ve manevi değerlerini asla va asla yitirmemiştir. Ruslar bölge insanını ağır vergiler altında baskılayıp, askere ve memuriyete almamışlar, resimi ve eğitim dilini Rusça yaparak bölge insanını kasıtlı cahil bırakmışlardır. 1917 yılında Ruslar çekilince bölge insanı yeni çareler peşine düşmüştür. 1915 Iğdır İcra Komitesini, 1918 yılında Iğdır Milli Cumhuriyetini kurmuşlar. Iğdır Misak-ı Milliye dahil değildi. Osmanlı askeri 1918 Mondros ateşkes antlaşmasıyla bölgeden çekildi. Bölge insanı Ermeni soykırımına karşı Güney Azerbaycan, Osmanlı devletine göç ettiler. Bir kısım halk Kireler ve Ağrı Dağına sığındı. Halk direniş desteleri kuruldu. Halk milisleri Ermeni güçlerine karşı direnişe geçtiler.
Ruslar düzenli vergi almak, planlama yapmak için, düzenli nüfus sayımı yaptılar. Rusların Iğdır’da çeşitli yıllarda yapmış oldukları nüfus sayımında, Iğdır Sancağında bulunan 243 yerleşim nüfusu şunlardı:
1- 1828 yılı nüfus sayımı sonucu Iğdır Sancağında : 8 886 erkek, 7 911 kadın olmak üzere toplam : 16.787 kişi yaşıyordu.
2- 1886 yılı nüfus sayımı sonucu Iğdır Sancağında : 49 130 erkek, 42 835 kadın olmak üzere toplamda : 91 965 kişi yaşıyordu.
3- 1908 yılınnüfus sayımı sonucu Iğdır Sancağında : 64 801 erkek, 55 840 kadın olmak üzere toplamda : 120 641 kişi yaşıyordu.
Erkek nüfusunun kadın nüfusundan fazla olması büyük ihtimal bölgede bulunan Rus asker sayısıdır. Yine Rus Çarlığı’nın 1897 yılında yaptığı nüfus sayımında Iğdır şehir merkezinde 4.680 kişi yaşamaktaydı. Iğdır il genelindeki dengeli dağılımın aksine şehir merkezinde Ermeniler çoğunluktaydı. Bunların 3.934'ü (%84) Ermeni, 559'u (%11.9) Rus, 82'si (%1.7) Azeri ve 72'i ise (%1.5) Kürtlerden oluşmaktaydı. Ancak 1920 yılında yaşanan Türk-Ermeni savaşları sonrası Ermenilerin göç etmesiyle şehir merkezinin demografik yapısı değişmiştir.
Iğdır 14 Kasım 1920 yılında işgalden kurtarılıp düşman işgalinden kurtarıldı. Kâzım Karabekir anılarında, 18 Mayıs 1920'de Iğdır'a ayak bastığında merkezde 400 civarı ev bulunduğunu şehirin kerpiç duvar toprak damlardan oluşan 3000-4000 bin nüfusulu bir Anadolu kasabası olduğunu belirtiyor. Iğdur’ın işgalden kurtarılmasıyla Güney Azerbaycan, Osmanlı devletine “ Kaç Ha Kaç” sonucu sığınan mülteciler dönmeye başladı. Yalnız bu “ Kaç Ha Kaç “ sonucunda Ermeni güçleri ve Taşnak Çetelerinin soykırımı sonucu bölge büyük nüfus kayıbına uğradı. Bölgeden giden gaçgınlar döndü. Bunun yanında Revan, Güney Azerbaycan ve çevre illerden de Iğdır’ın yerlisi olmayanlar da gelip Iğdır’a yerleşti. Bölgede yaşayan yerli Ermeni ve Ezidiler yaşanan o korkunç olaylardan İntikam alınır korkusuyla Ermenistan’a gittiler. Çıkarılan afa rağmen dönmediler. Ermeniler giderken her tarafı yakıp yıkıp yağmalamışlardı. Taş taşın üste bırakmamışlardı.
Onlarca yakınını kayıp eden, sınırlar kapanınca soydaşlarından uzak kapalı bir havzada, gözü yaşlı, yüreği yaralı, onlarca insan bin bir zorluk ve yoksulluk içinde harabeye dönmüş Iğdır’ı, imar edip vatan yaptılar. Eli silah tutan her Iğdırlı, vatan savunması için cepheye gittiler.
Aradan geçen 19 yıl sonra 1927 yılında Türkiye’de çok ayrıntılı ilk nüfus sayımı Türkiye Cumhuriyeti tarafından yapıldı. Doğubeyazıt iline bağlı olan Iğdır’ın nüfusu 36.002 kişi idi. Bu nüfusun 25.0000 Iğdır 11.000 Tuzluca ilçesine aitti. Iğdır merkez nüfusu 3.716 kişiydi. Iğdır ilçe sınırlarında köylerle birlikte sayılan nüfusun % 52,9’unun ana dili Türkçe, % 47’ sinin ise Kürtçe idi. Aradan geçen 19 yıl sonra 1908 Iğdır ilinin nüfusu 120.641 kişiden 84.639 kişi azalarak 36.002 kişiye düşmüştür. Kaldı ki bu 36.002 nüfusun hepsinde Iğdır’ın yerli halkı değil. Askerler, Revan, Güney Azerbaycan ve Çevre illerden gelip Iğdır’a yerleşenler de buna dahildir. 120.641 Iğdır nüfusunun % 17’si Ermeni ve Ezidiler idi. Bunlar Ermenistan’a geçti. Bu 120.641 Iğdır nüfusunu 20.500’ne denk geliyor. Geriye 100.141 kişi kalıyor. Bunu 1927 nüfus sayımındaki 36.002 kişi ile çıkardığımızda aradan 19 yıl geçmesine rağmen Türk ve Müslüman nüfus kayıbı en az 64.139 kişi eder. Buda Iğdır’da yaşanan vahşet ve soykırımın vahametini gösteriyor.
1935 yılı nüfus sayımında Iğdır’da; 44.133 kişi, 1955: 71.417, 1980; 120.466, 1990; 142.641, 2021 yılında Iğdır ili genel nüfusu 203.000 kişi olmuştur. En yüksek nüfus artışı % 48.0 ile 1955 yılında olmuş, 1980 yılında % -4,5 düşmüştür.
Iğdır artan nüfus, terör yüzünden 1960 yıllarından sonra yurt içi ve yurt dışına ( Avrupa Ülkelerine) çok göç vermiştir. Iğdır şehir merkezi 95 yıl önce 1927 yılında 3,716 kişi iken şimdi şehir merkez nüfus merkez köyleriyle beraber 145.000 olmuştur. Bunda 1992 Dilucu sınır kapısının olması ile, Iğdır’ın il olması da etkili olmuştur. Iğdır nüfusu oranında en çok yurt dışına göç veren bir ilimizdir. Iğdır insanı 100.000 İstanbul 70.000 bini batıdaki büyük şehirler ve yurt dışı olmak üzere 170.000 Iğdırlı, Iğdır’dan göç etmiştir. Tüm Iğdırlılar Iğdır’da kalmış olsaydı Iğdır ilinin nüfusu 373.000 kişi olurdu. Iğdır nüfusunun yaklaşık % 85 göç etmiştir.
Bir şehir 200 yıl içinde 7 devletin hakimiyeti altına girmiş, 100 yıl içinde Nahiye, ilçe, il olup 3 farklı vilayete bağlanmıştır. 81 ilin içinde en uzun 92 yıl işgal altında kalmıştır. 3 devlete sınır olmasına rağmen sınırları kapalı 92 Ruslar, 72 yıl Türkiye döneminde kapalı bir havzada 164 yıl kalmıştır. 1917-1920 yıllarında Ermeni soykırımını görmüş, nüfusunun % 70’ni kayıp etmiştir. 102 yıl önce Ruslar zamanında, 243 yerleşim yeri varken, bugün merkez ilçe ile beraber 4 ilçe, 3 belde, 161 köy toplam 168 yerleşim yeri bulunmaktadır. Kırsal nüfus yüz yılda artarak % 65 geçmiş, nüfusunun da yaklaşık % 85 göç etmiştir.
Yürekli, mert, vatansever, çalışkan güzel, yiğit insanların diyarı, güzel Iğdır’ın, güzel insanları. Her şey gönlünüzce olsun.